İşte Karşınızda Yeni TARGET Tarzı DOCTOR WHO Romanları

[information]…[/information]

TARGET tarzında yazılmış modern seri Doctor Who romanları bugün satışa çıktı.

Orijinal çekim senaryoları kullanılarak Russel T Davies, Jenny T Colgan, Steven Moffat ve Paul Cornell tarafından uyarlanan dört romandan ikisinde David Tennant’ın Onuncu Doktor’u, diğer ikisinde ise Christopher Eccleston’un Dokuzuncu Doktor’u ve Peter Capaldi’nin On İkinci Doktor’u yer alıyor.

Doctor Who: Rose
Modern seriyi başlatan Doctor Who bölümü Rose, eski başyazar Russell T Davies tarafından yine kendi yazdığı orijinal senaryo kullanılarak romanlaştırıldı.

“Tanıştığıma memnun oldum Rose. Yaşamak için koş.”

Merkez Londra’nın altında bir yerlerde, kötü niyetli bir uzaylı zeka insanlığın sonunu hazırlıyor. Hareket edebilen -ve öldürebilen- vitrin mankenleri, kilit noktaları ele geçiriyorlar ve saldırıya hazırlar.
Sıradan bir Londralı olan Rose Tyler, o günün hayatının en önemli günü olduğunun farkında olmadan, bir mağaza çalışıyor. Dünya’nın karşı karşıya olduğu tehdidin gerçek doğasını anlayan tek kişiyle -tüm uzay ve zamanda Doktor olarak bilinen bu yabancıyla- tanışmak üzere olan Rose, evrenin harikalarını ve dehşetini görmek üzere.

Doctor Who: The Christmas Invasion
Jenny T Colgan’ın romanlaştırdığı Onuncu Doktor’un ilk macerası.

Dünya güce aç uzaylıların saldırısı altında. Doktor’un kaybedecek hiç vakti yok.
İngiliz uzay sondasının Noel arifesinde tekinsiz bir uzaylı gemisi tarafından ele geçirilmesi, yıldızların ötesindeki gelen dehşet verici çapulcular olan Sycorax’ın Dünya’nın istilasına başladığı anlamına geliyor. Saatler içerisinde, insanlığın üçte biri -tek bir kurşun bile atmadan- ölümün eşiğine geliyor.
Gezegenimizin bir şampiyona ihtiyacı var. Ama Doktor bu görev için elverişli değil. Daha yeni rejenerasyon geçirdi ve yeni bedeni ve gecelikleri içerisinde sayıklıyor. Londra toplu konutlarından bir kız, arkadaşı Rose Tyler, Doktor’u gezegenin şampiyonu olmak zorunda bırakıyor.
Dünyayı Noel’den önce bu kabustan kurtaracak mı yoksa yok edildiğini mi görecek?

Doctor Who: The Day Of The Doctor
Eski başyazar Steven Moffat’ın kendi yazdığı orijinal senaryosunu kullanarak romanlaştırdığı, ikonik Savaş Doktoru’nun da yer aldığı muhteşem 50. yıl özel bölümü.

Onuncu Doktor, Elizabeth dönemi İngiltere’sinde şekil değiştiren Zygonların peşinde. On Birinci Doktor ise günümüzde bir uzay zaman gediğini araştırıyor. Ve bir başkası -hakkında konuşmadıkları o adam- Zaman Savaşı’nın en karanlık günlerinde Daleklerle savaşıyor. İblislerin umutsuzluğa sürüklediği ve savaş yaraları almış olan Doktor, tüm evrenin hayatını tehdit edecek yıkıcı bir karar almaya hazırlanıyor. Bir Zaman Lordunun bile tek başına alamayacağı bir karar.
Bu gün, Doktor’un farklı bedenleri Dünya’yı kurtarmak için… evreni kurtarmak için… ve ruhunu kurtarmak için bir araya gelecek.

Doctor Who: Twice Upon a Time
On İkinci Doktor, Paul Cornell’in romanlaştırdığı bu 2017 Noel hikayesinde Birinci Doktor’la tanışıyor.

Siberler ile olan karşılaşmasından sonra sendelemeye başlayan Birinci Doktor, yaklaşan rejenerasyona ve acı Antarktika rüzgarına karşı tüm gücüyle direniyor. Rüzgarın oluşturduğu kar yığınları üzerinde ilerlemeye çalışırken mavi polis kulübesinin tanıdık şekliyle ve kendini Doktor olarak tanıtan gizemli bir adamla karşılaşıyor.

En savunmasız anlarına birlikte atılan iki Doktor, kar tanelerinin niçin havada asılı kaldıklarını, nasıl ve niçin bir Birinci Dünya Savaşı Subayının ölümden önceki anından alındığını ve gerçek kimliklerini bilen esrarengiz Cam Kadın’ın kim olduğunu keşfetmelidir. Doktor yeniden Bill ile bir araya geldi. Ancak her şey göründüğü gibi mi? Gelecek rejenerasyona karşı da dayanabilir mi?

Umut ÇEvik

Doctor Who Merkezi'nin kurucu ortağı ve baş editörü. Hayatı genel olarak Doctor Who'ya dair bir şeyler okuyarak veya izleyerek geçer. Bunu yapamadığı zamanlarda ise Doctor Who'ya dair yapmayı planladığı şeyleri düşünür. 2009'da ilginç bir karşılaşma neticesinde izlemeye başladığım Doctor Who benim için çok büyük bir aşka dönüştü. Bu sebeple bir sürü şey yaptık. Facebook sayfaları/grupları, forum ve blog siteleri, çekilişler, etkinlikler, yayınlar ve videolar. Ancak hala işin çok başındayız. Yapmamız gereken çok fazla şey var.

You may also like...

2 Responses

  1. The Senate dedi ki:

    Türkçe’ye çevrilirler mi acaba?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir