En İyi TARDIS Tasarımı
1996 yılında muazzam bir şey oldu: Doctor Who televizyon filmi yayınlandı. Birçok açıdan muazzam detayları olan bu yapımın öylesine eşsiz bir yanı vardı ki…
Doctor Who televizyon filmi her bir detayı ile büyüleyiciydi. Kostümler, aktörler, setler… ah o setler!
Paul McGann…
Bir kere, muhteşem Paul McGann‘ı o karizmatik Viktoryen kostüm içinde doya doya izledik filmde. Karizmatik mavi bakışları ve ekrana kilitleyen mimikleriyle muazzam bir detaydı. Sesli hikayelerde en sevilen Doktor haline gelişini ise başka bir yazıda incelemek isterim.
Konumuz Paul McGann Değil
Ancak filmde görüp de aşık olduğumuz başka bir detaydan bahsedeceğim bu yazıda. Paul McGann‘ın aksine, filmde yer alan ancak bir daha Doctor Who evreninde yer almamış, bir benzerini bile görmediğimiz o muazzam şey; eşsiz TARDIS iç tasarımı!
Öncelikle “İçi dışından büyük.” sözünü cidden hak eden bir tasarımı vardı. Sahiden de devasa bir setti. Pek de şaşırmayacağınız bir şekilde; televizyon filmi için kesenin ağzını açan Amerikalı yapımcıların sunduğu bütçe, Klasik Seri toplam bütçesinden fazlaydı.
Bu TARDIS‘i diğerlerinden ayrı bir yere koymamızda konsol odasından daha fazla mekanı inceleme fırsatı bulabilmemiz de etkiliydi. TARDIS‘in başka bölgelerini bu yapım öncesi ve sonrasında da gördük elbette. Özellikle de Tom Baker‘ın yer aldığı son hikaye olan Logopolis‘te Dehliz Odası isimli odayı görmemiz hikayenin kilit noktalarından biri olmuştu.
Daha öncesinde ve sonrasında daha fazlasını görmüş olsak da bu çok nadir gerçekleşen bir durum oldu. Modern Seri‘de bile The Christmas Invasion‘daki giysi dolabı ve Journey to the Centre of the TARDIS ‘deki ufak tefek geçiş sahneleri dışında aslında pek de bir şey gördük sayılmaz. Bu sebeple; televizyon filminde oldukça büyük bir iç tasarım ve farklı odaları rahatça görebilmemiz bu yapımdaki TARDIS‘e karşı daha hassas olmamızı sağlıyor.
Ev Hissi
Bu TARDIS‘i sevmemizi sağlayan tek şey elbette ki setin büyüklüğü değil. Ayrıca bu yapımdaki TARDIS bir şekilde izlerken size ev hissi veriyor. Doktor‘un kostümü gibi TARDIS iç tasarımı da viktoryen tarzda döşenmiş, steampunk tütsüsü ile adeta kutsanmış. Muhteşem bir görsellik!
Şimdilerde TARDIS iç tasarımının oldukça soğuk ve bir nebze ıssız gözükmesi üzücü. Özellikle de bu filmi izlemiş Whovianlar için iç karartıcı bir durum. Belki de yeni sezonda buna da bir el atılır, ne dersiniz?
Sizce TARDIS iç tasarımı nasıl? TARDIS‘e dair görmek istediğiniz şeyler neler?